Fuzûlî
Cânı içün kim ki cânânın sever cânın sever,
Cânı kim cânânı içün sevse cânânın sever.
Cânı kim cânânı içün sevse cânânın sever.
Dünyada her kim ki canını, cananı için severse aslında yine cananını sevmiş olur, aynı şekilde cananını yani sevgilisini kendi canı için seven kişi yine kendi varlığını sevmiş olur.
Mende Mecnun'dan füzun aşıklık istidadı var,
Aşık-ı sadık menem, Mecnun'un ancak adı var.
Aşık-ı sadık menem, Mecnun'un ancak adı var.
Bende mecnun’da olduğundan daha fazla aşıklık kabiliyeti, sevmeye doğal eğilim var. Gerçek aşık benim Mecnun'un sadece adı var.
Perde çek çehreme hicran günü ey kanlı şirişk
Ki gözüm görmeye o mah-likadan gayrı.
Ki gözüm görmeye o mah-likadan gayrı.
Ayrılık günü yüzüme perde çek ey kanlı gözyaşı! Ki gözüm o ay yüzlüden başka bir şey görmesin.
Ne yanar kimse bana âteşî dilden özge,
Ne açar kimse kapım bâd-ı sabâdan gayrı.
Ne açar kimse kapım bâd-ı sabâdan gayrı.
Bana, ne gönül ateşinden başka kimse yanar, Ne de tan yelinden başka kimse kapımı açar.
Ya Rab belâ-yı aşk ile kıl âşina beni,
Bir dem belâ-yı aşktan etme cüda beni.
Bir dem belâ-yı aşktan etme cüda beni.
Tanrım, aşk belasıyla beni tanıştır/bir an bile aşk belasından uzak tutma beni
Ya Rab bana cism ü cân gerekmez,
cânân yoğ ise cihân gerekmez.
cânân yoğ ise cihân gerekmez.
Söylesem tesiri yok,
Sussam gönül râzı değil.
Sussam gönül râzı değil.
Sussam gönül râzı değil, söylesem kâr eylemez.
Selâm verdim; rüşvet deyüldür diye, selâmım almadılar.(Şikâyetname)
Aşk derdiyle hoşem el çek ilacımdan tabib,
Kılma derman kim helakim zehri dermanındadır.
Kılma derman kim helakim zehri dermanındadır.
Ey tabib! Aşk derdiyle başım hoş benim; yaramdan el çek sen. Bana derman hazırlama ki senin merhemlerin benim ölümüm sayılır.
Aşk imiş her ne var âlemde.
İlm bir kıyl ü kâl imiş ancak.
İlm bir kıyl ü kâl imiş ancak.
Dünyada her ne var ise kaynağı aşktır; ilim ise koca bir dedikodu
Suya virsün bağ-ban gül-zarı zahmet çekmesün,
bir gül açılmaz yüzün tek virse min gül-zara su
bir gül açılmaz yüzün tek virse min gül-zara su
Bahçıvan gül bahçesini sele versin (su ile mahvetsin), bosuna yorulmasın; Çünkü bin gül bahçesine su verse de senin yüzün gibi bir gül açılmaz.
Öyle ser-mestem ki idrâk etmezem dünyâ nedir,
Ben kimem sâki olan kimdir mey-i sahbâ nedir
Ben kimem sâki olan kimdir mey-i sahbâ nedir
Öyle kaybettim ki kendimi aşk içkisiyle, anlamıyorum dünya nedir? Ben kimim, saki olan kimdir ve içki kadehi nedir? (Unuttum!..)
İlm kesbiyle pâye-i rif´at
Ârzû-yı muhâl imiş ancak
Aşk İmiş her ne var âlemde
İlm bir kîl-ü kâl imiş ancak
Mey biter saki kalır.
Her renk solar haki kalır.
İlim insanın cehlini alsa da,
hamurunda varsa eşeklik; baki kalır.
İlim insanın cehlini alsa da,
hamurunda varsa eşeklik; baki kalır.
Yorumlar
Yorum Gönder